-
1 kutu gibi
как игру́шка -
2 kutu gibi
small and cosy -
3 kutu gibi bir ev
дом как игру́шка -
4 kutu gibi oda
n. a slip of a room -
5 kutu
kutu Schachtel f; Kasten m; Dose f;aptal kutusu fam Glotze f;fesat kutusu Verkörperung f der Ränkesucht;konserve kutusu Konservendose f;kutu gibi (Haus) … wie eine Puppenstube -
6 kutu
коро́бка (ж)* * *1) коро́бка врз. ; шкату́лка, я́щик, я́щичек; жестя́нкаfişek kutusu — патро́нный я́щик
hız kutusu — тех. коро́бка скоросте́й
hız değiştirme kutusu — тех. коро́бка переда́ч
kalem kutusu — пена́л
kibrit kutusu — коро́бка спи́чек
konserve kutusu — консе́рвная ба́нка
posta kutusu — почто́вый я́щик
2) перен. средото́чие (чего-л.)akıl kutusu — ума́ пала́та
fesat kutusu — интрига́н
••- kutu gibi bir ev -
7 kutu
1) коро́бка тж. тех.; я́щик, я́щичек; жестя́нка2) перен. средото́чие (чего-л.)fesat kutusu — смутья́н, интрига́н (букв. средото́ чие ко́зней)
◊
kutu gibi — как игру́шка, игру́шечка (о квартире и т. п.)◊
kutu gibi bir ev — дом как игру́шка -
8 kutu
1. box, case. 2. tin can, can, Brit. tin (for canned food). 3. pop-top can, aluminum can: Ona bir kutu bira ver. Give her a can of beer. - gibi small but pleasant, cosy (house).
См. также в других словарях:
kutu gibi — küçük fakat kullanışlı ve şirin Eviniz kutu gibi küçücük bir evdi / Sarmaşıklarla balkonu örtük bir evdi. A. M. Dranas … Çağatay Osmanlı Sözlük
kutu — is., Rum. 1) İnce tahta, mukavva, teneke, plastik vb.nden yapılmış, genellikle kapaklı kap Enfiyesini, üstü mineli bir kutudan çekerdi. A. Ş. Hisar 2) sf. Bu kabın alabildiği miktarda olan Bir kutu lokum. 3) Elektrik veya telefon tellerinin… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kral — is. 1) En yüksek devlet otoritesini, bütün devlet başkanlığı yetkilerini kalıtım veya soylularca seçilme yoluyla elinde bulunduran kimse İngiliz kralı. 2) mec. Herhangi bir alanda başkalarından üstün, başarılı olan kimse Satranç kralı. 3) mec.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
DÜRC(E) — Kutu, kutucuk, küçük kutu. * Mücevherat kutusu. * Hokka gibi olan ağız, biçimli ağız … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
kiz — kutu, misk kutusu, taht, kürsü, sandık, kap, heybe gibi îeyler I, 327; III, 318 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
Kavak Yelleri — Seriendaten Originaltitel Kavak Yelleri Produktionsland Türkei … Deutsch Wikipedia
elmas — is., Ar. elmās 1) Yerin derinliklerinde bulunan, billurlaşmış arı karbon 2) Mücevher olarak kullanılan, saydam, değerli taş Eline geçen elması eve taşıyor, içi kasalı aynalı dolaba kutu kutu istif ediyormuş. R. H. Karay 3) sf. Bu taşlarla… … Çağatay Osmanlı Sözlük
durmak — nsz, ur 1) Hareketsiz durumda olmak Motorlu su taşıtlarından biri de kanal rıhtımının tam bizim önümüze düşen bir noktasında demir atmış duruyordu. Y. K. Karaosmanoğlu 2) İşlemez olmak, çalışmamak Bileğimdeki saat durmuş. A. Gündüz 3) Bir yerde… … Çağatay Osmanlı Sözlük
Türkische Sprache — Türkisch (Türkçe) Gesprochen in Türkei, Zypern, Bulgarien, Griechenland, Mazedonien, Rumänien, Kosovo, außerdem unter türkischen Migranten in Westeuropa, Nordamerika und Australien Sprecher Geschätzte 6 … Deutsch Wikipedia